5 Kasım 2008 Çarşamba

OKALİPTÜSLER

Bilimsel İsim Eucalyptus türleri

Bilinen İsmileri Okaliptüs, Sıtma ağacı, Sulfata ağacı

Bitki ile İlgili Genel Bilgiler

Mersingiller familyasındaki aynı cinsten 300'ü aşkın

ağaç ya da ağaççık türünün genel adı Okaliptüs'tür. Anayurdu Avustralya, Yeni

Zelanda ve Tasmanya olup oradan dünyaya yayılmıştır. Ülkemizde okaliptüsün

yaşamasına uygun Ege ve Akdeniz kıyı şeridinde sıcak, bol güneşli ve sulak

yerlerde bataklıkları kurutmak, odunundan yararlanılmak üzere sıkça

yetiştirilir. Bazı okaliptüs türlerinin boyu 90 m'yi aşabilir. Gövde kabukları

büyük levhalar halinde kabarıp dökülen okaliptüslerin yaprakları, genellikle

orak biçimli, almaşık dizilişli, sarkık yapıda, koyu yeşil renkli ve tadı acıdır.

Yaprak koltuklarından çıkan püskül biçimindeki sarımsı beyaz ya da kırmızı

renkli çiçekleri, tek tek ya da kümeler oluşturarak açar. Meyveleri, çok sayıda

tohum taşıyan kapsüller halinde oluşur. Okaliptüs türleri tohumuyla çoğalır.

Türkiye'de en çok yetiştirilen Adana okaliptüsü (E. camaldulensis) ile E.

globulus türleridir. Özellik yönünden birbirlerine oldukça benzeyen bu türlerin

tanence zengin kabukları sepicilikte kullanılır. Yaprakları, bileşiminde yüksek

oranda sineol bulunan uçucu madde, acı madde ve tanen içerir.

Tedavi ve Kullanım Şekilleri

Bu iki okaliptüs türünün birbirine benzeyen Tedavi ve Kullanım Şekilleri ve bundan

yararlanma yöntemi şöylece sıralanabilir:

• Özellikle solunum yolu hastalıklarında; sözgelimi nezle, öksürük, bronşit,

burun ve boğaz rahatsızlıklarında etkili ve iyileştiricidir. Balgam söktürür,

göğsü yumuşatır, ateşi düşürür ve sinüsleri açar. Bu etkileri sağlamak üzere ya

infüzyonu içilir ya buhar banyosuna girilir ya da ispirtolu veya zeytinyağlı

eriyikleri alınır.

• Antiseptik oluşu nedeniyle yara, ülser ve yanıkları temizleme ve

iyileştirmede etkilidir. Bunun için dekoksiyonu şikayet edilen yerlere

uygulanır.

• Dişeti enfeksiyonlarında mikrop kırıcı, ağız kokularını gidericidir. Bu

durumlar için ispirtolu ya da zeytinyağlı eriyikleriyle gargara yapılır.

• Peklik verici ve bedeni güçlendiricidir. Böyle durumlar için infüzyonu alınır.

• Romatizma ağrıları, kas kasılmaları ve üşütmelerden ortaya çıkan ağrılarda

şikayet edilen yere lapası uygulanır.

• İdrar yolları antiseptiğidir. Bu durumda infüzyonu alınır.

Okaliptüs infüzyonu hazırlamak üzere bir tutam yaş yaprağı üzerine bir bardak

kaynar su dökülür. 10 dakika demlendirilerek yapılan infüzyon, sekerle

tatlandırılarak günde iki-üç kez içilebilir.

Dekoksiyonunu hazırlamak için bir tutam yaş yaprağı suda iyice kaynatılır.

Elde edilen dekoksiyon yara, ülser ve yanıklara günde iki kez uygulanır.

Buhar banyosu yapmak üzere yazın toplanıp kurutulmuş okaliptüs

yapraklarından '32-3 tatlı kaşığı alınır. Bir kaseye konularak üzerine dört bardak

kaynar su dökülür. Çıkacak uçucu yağın kaçışını önlemek üzere başı ve kaseyi

kapayan büyük bir havlu örtülür. Kaseye doğru eğilip 10 dakika süreyle

okaliptüs buharı solunur.

Yaş yaprakları ezilerek okaliptüsün lapası hazırlanır. Bu lapa şikayetli yerlere

uygulanırken elle o bölgeye masaj yapılması da büyük yarar sağlar.

İspirtolu ya da zeytinyağlı eriyiğini elde etmek için okaliptüs yaprakları bu

maddelerin içine yatırılıp 7-10 gün bekletilir. Bu eriyikle ağızda gargara yapılır

ya da suyla seyreltilip şekerle tatlandırılarak içilir.

UYARILAR

• Okaliptüsün aşırı dozlarda alınması zehirlenmeye yol açabilir.

• Okaliptüsle yapılan her uygulamadan sonra eller iyice yıkanmalı, gözlere

dokunulmamalıdır.

Hiç yorum yok: